Futbolun tam da endüstriyelleşmediği günlerde pazar öğleden sonraları canlı bir maç yayını.. Akşam haberlerinin ardından tüm aile banyo yaptıktan sonra izlenilen Spor Stüdyosu. 80'lerle ilgili insanın hafızasında kalan anılardan biri... Bu günlere dair herkesin hatırladığı bir de futbol ikonlarımız, ünlü isimler var. Hatırlatalım istedik.
80'lerin unutulmaz futbol ikonları
1/ 16
Zoran Simoviç: Normal şartlarda 30 yaşında Galatasaray'a transfer edilmesi imkansız görünen Karadağlı kaleci, Euro 84'te öyle hatalı goller yiyip takımınu yaktı ki Nottingham Forest'a gitmeye hazırlanırken kendini bir anda Galatasaray'da buldu. Sonrası malum... Uzun yıllar başarılı Türkiye kariyerinde emekliliğinden sonra bir televizyon programında bir makineden gelen topları çıkarmaya çalışırken kendisini görsek de Simoviç her zaman Monaco zaferi sonrası sahada beraber tur attığı Türk Bayrağı ile anılacak.
2/ 16
Rıdvan Dilmen: Yeşil sahaların 'Şeytan'ı daha Muğlaspor'da oynarken cevherini gösterdi. Boluspor, Sarıyer derken Fenerbahçe'de efsane oldu. Allah vergisi uzun dümdüz saçlı, renkli gözlü golcü akıllarda sarı-lacivertli formalı haliyle kalan Dilmen pek çok dönemdaşının aksine saha dışında başarılı olan isimlerden. Kendisi şimdi televizyonların yıldızı.
3/ 16
Oğuz Çetin: 80'lerin sonu, 90'ların başında Fenerbahçe orta sahasını maestro gibi yöneten Oğuz Çetin artık antrenör olarak futbolumuza hizmet vermekte.
4/ 16
Aykut Kocaman: Fenerbahçeli taraftarlar için unutulmaz 2-1'lik Trabzonspor maçında galibiyeti getiren golü atan ve Sarı-Lacivertliler'in her zaman kalplerinde farlı yeri olan biri... Futbolu kadar yüreği de 'Kocaman' olan, Trabzonsporlu meslektaşları için üzüldüğünü dile getirince tefe koyulan efsane oyuncu, teknik direktörlük kariyerinde de 'Kocaman' adımlarla ilerliyor.
5/ 16
Tanju Çolak: Galatasaray'ın Şampiyon Kulüpler Kupası'ndaki unutulmaz yürüyüşünün baş kahramanı, altın ayakkabı sahibi efsane oyuncu... Ne var ki özel hayatında futbol hayatında olduğu gibi istikrarı tutturamadı. Politikaya da atılan Çolak, renkli kişiliği ve zaman zaman yaptığı çıkışlarla halen gündemimizde yer almakta.
6/ 16
Harald 'Toni' Schumacher: Saha içinde acımasız bir kaleciydi... 1982 Dünya Kupası'nda Fransız Battiston'a yaptığı korkunç hamle halen akıllarda. Ancak saha içinde ne kadar sertse saha dışında o kadar duyarlı bir insandı. Emekliliğinin ardından kendini hayır işlerine veren Alman kaleci, Fenerbahçe'nin 100 gollü şampiyonluğunda kaleyi korurken akıllarımızda hep sarı kaleci forması ve şapkasıyla kaldı.
7/ 16
Hasan Vezir: Türk futbolunda bir dönem 'futbolcu kaçırma' olaylarının en ünlüsünün baş kahramanı. 1988-1989 sezonunda Fenerbahçe'de kiralık oynayan ve muhteşem bir performans sergileyen Vezir'in bonservis sahibi Rizespor'la sözleşmesi bitiyordu. Galatasaraylı yöneticiler Ergun Gürsoy ile Yurdaşen Karahasan Hasan'ı kaçırarak sözleşme imzalattılar. Hasan daha sonra Fenerbahçe'ye karşı sarı-kırmızılı formayı giydiği ilk maçta son dakika golü atarak takımına 1-0'lık zaferi de getirdi. Daha sonra teknik direktörlüğe başlayan Vezir şu sıralar 3. Lig'de İstanbul Çıksalınspor'un başında.
8/ 16
Metin-Ali-Feyyaz: Mazhar Fuat Özkan'dan sonra 80'lerin Türkiye'sine damga vuran üçlü. Onları ayrı düşünmek imkansız gibi. Metin Tekin, Ali Gültiken ve Feyyaz Uçar üçlüsü, Gordon Milne yönetiminde Beşiktaş'ın vurucu timiydi. Futbol yaşamları bitince üçü de ayrı mecralarda şanslarını denediler.
9/ 16
Cevad Prekazi: 'Bravo Prekazi, bravo...' Şampiyon Kulüpler Kupası'nda Galatasaray'ın Monaco'yla 1-1 berabere kalıp tur atladığı maçta Prekazi orta sahadan serbest vuruşla rakip takım kalecisini mağlup ettikten sonra TRT spikeri böyle bağırıyor, tüm Türkiye coşuyordu... Sadece bu bile Prekazi'nin gönüllerde yer etmesine yetti. Daha sonra Bakırköyspor'da oynadı bir dönem... Zaman zaman televizyonlarda, sempatik Türkçesiyle yorum yaparken görmekteyiz kendisini.
10/ 16
Leslie 'Les' Ferdinand: 1988-89 sezonundan QPR'dan Beşiktaş'a kiralık gelen genç siyahi oyuncu sadece 1 sezon Türkiye'de kaldı ancak bu bile Siyah-Beyazlılar'ın unutulmaz isimleri arasına girmesine yetti. Adına özel 'Haydi Ferdi zamanı geldi' tezahuratının yapıldığı Ferdinand Beşiktaş'ta 24 maçta 14 gol attı.
11/ 16
Uğur Tütüneker: Uzun saçları ve gür bıyıklarıyla Türk futbolunun unutulmaz ikonlarından biri olan Uğur Tütüneker en kritik anlarda attığı gollerle dikkat çekerdi. 5-0'lık Neuchatel Xamax zaferinde attığı gollerle Sarı-Kırmızılılar'ı sevinci boğması halen akıllarda... Tütüneker de daha sonra teknik direktörlüğü seçenlerden.
12/ 16
Lemi Çelik: 1983-1997 yılları arası kesintisiz Trabzonspor forması giyen Lemi Çelik, kulübün unutulmazları arasına girdi.
13/ 16
Şenol Güneş: Sadece oyuncu olarak değil teknik direktör olarak dah tarih yazan Şenol Güneş, 1972-1987 yılları arasında 424 maçta Trabzonspor kalesini korudu.
14/ 16
Jupp Derwall: Beyaz saçlı usta Alman belki de modern Türk futbolunun kurucusu, gerçek profesyonelliği getiren kişi... Kahvaltıda biftek yedirerek bazen futbolcuları isyan ettirse de Galatasaray'ın 14 yıllık şampiyonluk özlemini sona erdiren teknik adam olarak Türk futbol tarihine geçti.
15/ 16
Erman Toroğlu: Türkiye'de hakem denilince akla gelen ilk insan. 60 ve 70'li yıllarda futbol oynadıktan sonra, oyunculuğu döneminde geçinemediği hakemlerin safına geçti ve Türkiye'nin en ünlü hakemlerinden biri oldu.
16/ 16
80'lerin unutulmaz futbol ikonları
10 yıl önce