Döndürme kollu delgi: 1950 yılında CIA tarafından kullanılmaya başlanan bu alet, ajanlara duvarları sessiz ve zahmetsizce delerek içine mikrofon yerleştirme imkânı sunuyordu.
ABD Merkezî İstihbarat Teşkilatı (CIA), bugüne kadar sırları daima merak edilen ve komplo teorileriyle anılan bir organizasyondur. ABD'nin başkenti Washington'da bulunan CIA Müzesi, geçmişteki görevlerde kullanılan teknolojik aletleri gözler önüne seriyor. İşte zamanının çok ötesinde teknolojiye sahip casus aletleri:
1/ 15
Casus yusufçuk: CIA tarafından 1970'li yıllarda tasarlanmış bu yusufçuğun kafasının içinde, toplu iğne başı büyüklüğünde bir mikrofon bulunuyor. Uzaktan kumanda ile kontrol edilebilen bu alet, yaklaşık bir dakika kadar havada durabiliyor ve bu sürede 200 metre uçabiliyor.
2/ 15
Bir sigara paketinin içine sığabilen kamera: Tessina marka kamera, 60'lı yıllarda gerçekleşen CIA görevleri için çok önemli bir teknolojiydi. CIA'in Tessina marka kameraları tercih etmesinin sebebi ise, zamanın en küçük ve en sessiz kameralarını bu şirketin üretmesiydi.
3/ 15
Mesaj taşıyan güvercin: 2. dünya savaşı sırasında ajanlar, zamanın teknolojisine göre oldukça hafif olan bu kameraları güvercinlere bağlayarak hedefe uçmalarını sağlıyor ve düşman kuvvetlerinin yüzlerce fotoğrafını çekiyorlardı. Bu iş için güvercinleri kullanmalarının sebebi hem fark edilmemek, hem de güvercinler, uçaklara göre çok daha aşağıdan uçabildiği için daha kaliteli fotoğraflar elde etmekti. Ancak savaş sırasında çekilmiş bu fotoğraflar hala oldukça gizli tutuluyor.
4/ 15
Gizli kodları gösteren pudralık: Bir pudralık şeklinde tasarlanmış bu teknoloji, ayna belirli bir açıyla tutulduğu zaman ajanlara bir takım gizli kodları göstermek için kullanılıyordu.
5/ 15
Sivri uçlu zula: Ajanlar arasındaki iletişim her zaman riskli bir konu olduğu için CIA, 1960'lı yıllarda içine film ve çeşitli dökümların koyulabildiği bu konik biçimli kabı tasarlar. Ajanlardan biri, gerekli belgeleri içine yerleştirdikten sonra daha önceden belirlenmiş bir noktaya bu kabı gömer ve daha sonra başka bir ajan bu noktadan belgeleri alır ve böylece ajanlar arasında kurulacak direkt bir iletişimin riskleri elimine edilmiş olur.
6/ 15
Büyüteçli pusula: CIA tarafından 1950'lerde kullanılmaya başlanmış bu pusula, normal pusulalardan farklı olarak ön kısmında büyüteç işlevi gören bir lens barındırıyordu. Bu pusulanın içinde, aynı zamanda karanlıkta parlamasını sağlayan bir sistem mevcuttu.
7/ 15
Düşmanı tespit eden aletler: Toprağın içine karışarak fark edilmemesi amacıyla dizayn edilmiş bu aletler, düşman hareketini 300 metre uzaklıktan algılama özelliğine sahiptir. ABD ajanları tarafından Soğuk Savaş döneminde kullanılmış bu cihazlar, uzaktan gelen titreşimleri algılama ve radyo sinyalleriyle bilgiyi CIA ajanlarına iletme görevini üstlenmiştir.
8/ 15
İçine pusula yerleştirilmiş kol düğmesi: CIA'in bu aletlerde neden pusula kullanımını bu kadar önemsediğini belki bugün anlamıyor olabiliriz, ancak bu aletler o zamanlar navigasyon işlevi görüyordu ve gizli görevlerde kaçmak ve yön bulmak için kullanılıyorlardı. İşte bu önemli aletlerin içine yerleştirildiği bir başka aksesuar ise kol düğmeleriydi.
9/ 15
Mikroskobik fotoğraf çekebilen kamera : CIA, 1940'lı yılların sonlarında, belgeleri ve fotoğrafları gizlice transfer edebilen bu aleti geliştirdi. Bu alet, gizli belgeleri mikroskobik bir ölçekte küçülterek film şeritlerinin üzerine yerleştirebiliyor ve bu bilgiler daha sonra yüzük ve bozuk para gibi materyallerin üzerine işlenebiliyordu.
10/ 15
Düşman hareketlerinin kaydını tutan makine: 1960'lı yıllarda gerçekleşen Vietnam Savaşı sırasında CIA tarafından geliştirilen bu makine, Kuzey Vietnam'dan Güney Vietnam'a geçen asker ve malzeme sayısının kaydını tutmakla görevliydi. ABD ilk başta bu işi yapmak için Laos'lu askerleri görevlendirmiş, fakat bu askerlerin çoğu İngilizce bilmediği için verilerin kayıt altına alınması zorlaşmıştı. Makine üzerindeki çeşitli semboller, sınırı geçen askerlerin, araçların hatta hayvanların sayısını tutma görevini başarıyla gerçekleştirmiştir.
11/ 15
Enigmaları çözen makine: 2. dünya savaşı sırasında Almanlar, aralarındaki bilgi alışverişini rahat bir biçimde sağlayabilmek için 'Enigma' adını verdikleri şifreli mesajlar üreten bir makine geliştirmişti. Bu makineler, yalnızca rastgele bir takım rakamlar ve harfler gibi görünen bu gizli mesajları kendi aralarında sorunsuzca iletebiliyor ve düşman ülkeler için tehlike oluşturuyordu. Enigma'nın algoritmasını çözen ise Polonya İstihbaratı oldu ve bu makineyi ve kodların anlaşılması için kullanılan kitabı ABD istihbarat teşkilatına teslim etti.
12/ 15
Robot balık 'Charlie' : 'Charlie' isimli bu robot balık, denizlerdeki düşman gemilerini tespit etmek için CIA tarafından 1990'lı yıllarda icat edilmiş. Uzaktan kumanda ile kontrol edilebilen bu kedi balığı, içinde hassas bir mikrofon ve kuyruk kısmında bir tahrik sistemi bulunduruyor.
13/ 15
İçi boş bozuk para: Bu belki size küçük bir kap gibi görünüyor olabilir ancak, bu içi boş 1 dolarlık bozuk para ajanlara mesaj taşımak konusunda büyük kolaylık sağlıyordu. Dışarıdan bakınca yalnızca bir bozuk para olarak görüldüğü için de, ajanlar şüphe çekmeden aralarında bilgi aktarımı yapabiliyorlardı.
14/ 15
Kurşun geçirmez kulaklık: Çelikten üretilmiş bu kulaklıklar, uzun yıllar boyunca hem iletişim kurma, hem de korunma amaçlı kullanılmıştır ve hatta birkaç kez gerçekten hayat kurtarmıştır
15/ 15
Döndürme kollu delgi: 1950 yılında CIA tarafından kullanılmaya başlanan bu alet, ajanlara duvarları sessiz ve zahmetsizce delerek içine mikrofon yerleştirme imkânı sunuyordu.
#ABD
#CIA
#casus
#teknoloji
٪d سنوات قبل