Tüm araştırmalar ve rakamlar Türk halkının ev sahibi olma isteğinin ne kadar güçlü olduğunu net olarak ortaya koyuyor. Yıllar itibariyle ne artan nüfus ne de tek başına yaşayanların sayısındaki yukarı yönlü ivme Türkiye'de konut sahipliği oranını düşüremedi. Tüm bunlara rağmen ülke genelinde 2011'de toplam hanehalkı sayısı 19 milyon 658 bin 387 kişiyken ev sahipliği oranı yüzde 59,6, kiracı oranı yüzde 22,2 iken rakamlar son açıklanan verilerde de ciddi bir değişkenlik göstermedi. Son verilere göre hanehalkı sayısı 22 milyon 676 bin 186'ya çıkarken ev sahipliliği oranı yüzde 59,7, kiracı oranı yüzde 24,4 oldu. Diğerleri de lojmanlarda ikamet ediyor.
HAYALLERİ SÜSLÜYOR
Ancak kiracıların da en büyük hayali bir gün kendi evinde oturmak. ING International’in yaptığı ankete göre Türkiye'de kiracıların yüzde 71'i bir gün kendi evinde oturacağına inanıyor. Hiç ev sahibi olmayacağını düşünenlerin sayısı yüzde 29. Üstelik bu beklenti yüksek faiz ortamında da değişkenlik göstermiyor. Bir önceki yıl yapılan ankette değişim olup olmadığını sorgulamak için biz de dışarıya çıkıp mini bir anket yaptık. Anketimiz Mecidiyeköy'de gerçekleşti ve toplam 100 kişiye önce kiracı olup olmadığını, sonra ev sahibi olma ihtimallerini sörduk.
YÜKSEK FAİZ ETKİLİYOR
Bunların yüzde 26'sı kiracı olduğunu dile getirdi. Kiracı olanların ev sahibi olabilir misiniz sorumuza verdiği yanıt ise yüzde 70'inde 'kesinlikle birgün kendi evimizde oturacağız' oldu. Kendi evimizde oturmak hayal diyenlerin en büyük gerekçesi yüksek faiz ve düşük maaş olarak özetlendi. Bu durumda Türkiye genelinde 5 milyon 532 bin 989 kiracının varlığı gerçeğinden yola çıktığımızda bunların 3 milyon 928 bin 422'si bir gün ev sahibi olacağını düşünüyor. Hiç ev sahibi olmayacağını düşünenlerin sayısı ise 1 milyon 604 bin 567 olarak hesaplanıyor.
- BU FAİZLE KONUT GERÇEKTEN ZOR
- Umutlar hep olsa da şu anki durumda yastık altında birikim yoksa ya da müteahhit ciddi bir ödeme planı sunmuyorsa ev sahibi olmak bir hayli zor görünüyor. Çünkü faizler neredeyse aylık yüzde 2,5’a dayanmış durumda. Sene başında 5 yıl vadede yüzde 0,98 vade farkı ile çekilen her 100 bin liralık kredinin aylık ödemesi 2 bin 212 lira iken rakam şimdi aynı para ve vadede aylık 3 bin 125 liraya çıkmış durumda. Aradaki fark 913 lira. Yani bir asgari ücretlinin maaşının yarısından fazla.
YENİ KONUTLARLA ORAN DENGELENDİ
Tek başına yaşayanların sayısının artmasına rağmen kiracı sayısındaki artışın sınırlı olmasında yeni yapılan konutlar etkili oldu. Son açıklanan verilere göre hane sayısındaki artış 3 milyon 17 bin 799. Bu da yapılan konutların çoğunluğunun satıldığına işaret ediyor. Nitekim ülke genelinde her yıl 1 milyonun üzerinde konut el değiştiriyor. Son 3 yıllık verilere bakıldında da satış rakamlarında ivme hep yukarıyı gösteriyor. 2016 yılında Türkiye’de el değiştiren konut sayısı 1 milyon 341 bin 453 oldu. 2017 yılında yeni bir rekor kıran sektör 1 milyon 409 bin 314 adet konut satışına imza attı. Bu yılın ocak-ağustos döneminde ise geçen yılın aynı dönemine göre ufak çaplı bir düşüş yaşansa da toplam rakam 875 bin 64 olarak kayıtlara geçti.
