Suriye ve Irak başta olmak üzere çevre ülkelerde yaşanan gelişmeler, Türkiye’de seçim takviminin 24 Haziran olarak belirlenmesinde önemli rol oynadı. Uzmanlar, seçimin 2019’da yapılması halinde Türkiye’nin bu süreçte daha fazla zorlanacağı görüşünde. Ortadoğu araştırmacısı Can Acun, 24 Haziran’da yapılacak seçimin, güvenlik bürokrasisinin yeni sistemdeki yeri ve işlevinin tam olarak belirleneceğini, bu durumun dış gelişmelere dair olaylarda daha etkin müdahele şansı sunacağını belirtiyor. Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serhat Erkmen’e göre ise 2018 ve 2019, bölgede diplomasiden daha fazla, askeri seçeneklerin etkin olacağı bir dönem olacak ve Türkiye, bu zorlu sürece güven tazelemiş güçlü bir hükümet yönetiminde girmek istiyor.
TÜRKİYE SEÇİM YÜKÜ İLE OYALANAMAZDI
Dış Politika Araştırmacısı Can Acun, “Irak ve Suriye merkezli gelişmeler, Türkiye’nin önemini ve beraberinde yükünü daha da artıracak” değerlendirmesinde bulundu. Böyle kritik bir sürece Türkiye’nin seçim yükü ile girmesinin riskli olacağını belirten Acun, 24 Haziran kararında iç dinamikler kadar sınır boyu ve bölge genelinde yaşanan sıcak gelişmelerin de etkili olduğunu belirtti. “Bölgede yeni haritalar çizilirken, Türkiye seçim kampanyaları ile oyalanamazdı” diyen Acun, “Türkiye’nin sergileyeceği en küçük bir siyasi, askeri, ekonomik zaafiyet, ABD ve demografik değişim hedefinde olan güçlere tarihi fırsatlar sunacaktır. Erken seçim kararı bu riske karşı yapılmış bir hamledir” diye konuştu.
HAREKAT SÜRECİ İLE DOĞRUDAN İLGİLİ
Türkiye’nin Fırat Kalkanı ve ardından Zeytin Dalı Harekatı ile önemli bir kazanım elde ettiğini ifade eden Doç. Dr. Serhat Erkmen ise “Önümüzde Münbiç, Tel Abyat, Aynel Arab, Kamışlı, Kandil ve Sincar’a kadar uzanan terör koridorunun temizlenmesi ile ilgili operasyon süreci var ve seçimlerin 24 Haziran’a alınması, bu takvimle doğrudan ilgili” diye konuştu. ABD ve Türkiye arasında gerginlik dozunun önümüzdeki süreçte daha fazla artacağı yorumunda bulunan Erkmen, tüm bölgeyi saran jeopolitik sıkışmışlığın daha sert ve askeri seçenekleri güçlendireceğini, bölgeyi daha çetin mücadele döneminin beklediğini kaydetti.
- Tüm bölgeyi etkiler
- Yeni Şafak’a konuşan uzmanlar, Türkiye ile birlikte Irak, Lübnan, Afganistan ve Pakistan’da da seçimlerin yapılacağını, bölgesel ve küresel güçlerin oluşacak yeni tabloya göre pozisyon alacağını belirtti. Türkiye’de yapılacak seçim sonucunun tüm bölgeyi etkileyeceğini dile getiren uzmanlar, özellikle Irak ve Lübnan seçimlerinin önemine dikkat çekti. Bölgede Rusya, İran, ABD, Türkiye güç dengesinin Türkiye, Irak, Lübnan, Afganistan ve Pakistan seçimleri sonrasında netleşeceği belirtilirken, Türkiye’nin sabırlı ve zamana yayılan askeri-diplomatik mücadele stratejisinden vazgeçmeyeceği görüşü ağırlık kazanıyor.
