Almanya’da 24 Eylül’de yapılan seçimlerde Türkiye propagandasıyla oy toplamaya çalışan Alman partileri yaklaşık 60 gündür hükümeti kuramadı. Almanya’da Başbakan Angela Merkel’in Hristiyan Demokratları ile Yeşiller, sığınmacı uzlaşmasına yaklaşmışken Hür Demokratların çekilmesiyle koalisyon görüşmeleri çöktü. “Jamaika koalisyonu” kurma hedefiyle 18 Ekim tarihinde başlayan görüşmelerinde Hristiyan Demokrat Birlik Partisi(CDU), Hristiyan Sosyal Birliği (CSU), Hür Demokrat Parti (FDP) ve Yeşiller arasındaki hükümet krizi erken seçim sinyallerini beraberinde getirdi. Avrupa Parlamentosu eski Milletvekili Ozan Ceyhun, “İstikrarsızlığın sürdüğü Almanya’da siyaset çöktü. Erken seçim, kulislerin ilk gündemi haline geldi. Yeniden seçim olması halinde Alman partileri oy toplamak için Türkiye düşmanlığını iki katına çıkaracaktır” dedi.
Koalisyon hükümetinin kurulamamasının, beraberinde erken seçim tartışmasını gündeme getirdiğini söyleyen Ceyhun, “Almanya’da hükümetin kurulamaması siyasi istikrarsızlığa neden oldu. Olası bir erken seçim kararı alınsa bile bu hemen olacak bir durum değil. Seçimin gerçekleşmesi için ciddi bir süre söz konusu. Erken seçimde aşırı sağın varlığı hesaba katıldığında yeniden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türkiye düşmanlığının ön planda olduğu bir erken seçim yaşanacaktır. Almanya İçin Alternatif (AfD) 90 milletvekili çıkarmışken bu sayıyı arttırmaya çalışacak. Türkiye düşmanlığı fitillendiği andan itibaren bunu frenlemek zor olacaktır” diye konuştu.
Hükümetin kurulamamasında faturanın Hür Demokrat Parti'ye (FDP) kesildiğini söyleyen Ceyhun, “Gerekçesi olarak sol partilerin son seçimde oyunun artması ve eğer bir daha seçim olursa sol partiler oy oranını katlar endişesi var. Almanya’da hükümet kurulamaması Türkiye açısından çok olumlu. Şu anda sadece kendisi ile meşgul bir Almanya var. Hükümet bir kayyum hükümeti. Eski ve seçimi kaybetmiş bir hükümet” dedi.
Almanya’da Hür Demokrat Parti (FDP), “Jamaika koalisyonu”nu kurma hedefiyle yaklaşık 4,5 haftadan beri Hristiyan Birlik (CDU/CSU) partileri ve Yeşiller ile yaptığı ön görüşmelerden çekildi. Hür Demokrat Parti’nin (FDP) müzakerelerden çekilmesiyle koalisyon ihtimali sona erdi.
FDP Genel Başkan Yardımcısı Wolfgang Kubicki, üzerinde anlaşılmayan 120’den fazla madde olduğunu ve haftalardır süren müzakerelerde katılımcılar arasında bir güven temelinin oluşmadığını söyledi.
Koalisyon pazarlıklarının sona ermesi Alman iş dünyasında da endişe yarattı. Alman Sanayi ve Ticaret Odası (DIHK) Başkanı Eric Schweitzer “Sondaj görüşmelerinin başarısızlığa uğraması Alman ekonomisi açısından bir hayal kırıklığıdır” dedi.
Koalisyon görüşmelerinden sonuç çıkmaması Fransa ve Hollanda’yı endişelendirdi. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron endişeli olduklarını, “görüşmelerin çıkmaza girmesinin, Fransa’nın çıkarına olmadığını” kaydetti. Macron’un, endişesini Merkel 'e ilettiği bildirildi.
Koalisyon görüşmelerinin çökmesiyle Almanya’yı üç senaryo bekliyor. İlk seçenek, seçimlerden ikinci parti olarak çıkan Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) Merkel’in CDU’su ile yeniden büyük koalisyon kurması. Ancak partinin yöneticileri büyük koalisyona sıcak bakmadıklarını ve ana muhalefet rolü oynamak istediklerini birçok kez ifade etti.
İkinci seçenekte, CDU ile CSU’nun Merkel’in liderliğinde FDP ile bir azınlık hükümeti kurması yer alıyor. Meclis çoğunluğunun böyle bir hükümete dışarıdan onay vermesi halinde Merkel başbakanlığını bir azınlık hükümetiyle devam ettirebilir.
- ERKEN SEÇİM
- Üçüncü seçenek ise erken seçim. Ancak CDU ile CSU’nun siyasi çizgisi yine aynı partilerle koalisyon arayışı gerektireceğinden başka bir koalisyon modeline gidilmesi zorunluluğu doğabilir. Bu da 16 yıldır başbakanlık koltuğunu işgal eden Merkel’in hayallerinin suya düşmesi anlamına geliyor.